Halkın Arabası Volkswagen: Kuruluş ve Büyüme Hikayesi
Volkswagen piyasa değeri bakımından dünyanın en değerli üçüncü otomobil üreticisi. Wolfsburg merkezli firma kurulduğu şehirde dünyanın en büyük fabrikasına da sahip. Elektrikli otomobillerin bütün otomobil piyasasını değiştirdiği günümüzde Volkswagen’de bu trende ayak uyduruyor. Volkswagen karanlık bir geçmişe sahip olan bir firma olsa da bundan sıyrılarak dünyanın en değerli otomobil üreticilerinden biri olmayı başardı. Peki bu muhteşem başarının sırrı nerede saklı gelin Volkswagen’in tarihini yakından inceleyelim.
Halkın Arabası Volkswagen
Almanya I. Dünya Savaşı‘ndan yenilgiyle ayrıldıktan sonra ülke ekonomik ve siyasi bir buhran içerisindeydi. Aynı zamanda bir de komünizm tehlikesi ve siyasi istikrarsızlık eklenince ülkede Nasyonel Sosyalistler yükselişe geçti. Nazilerden önce hiper enflasyondan dolayı para dolu bir çantayı çalan hırsız parayı değil çantayı çalmış oluyordu. Para o kadar değersizdi ki insanlar odun alamıyor ve odun almak yerine para yakıyorlardı. Ancak 1930’lu yıllarda başa gelen Naziler bu durumu düzelterek tekrardan durumu normalleştirmeye başladı. Popülist söylemler ve hızlı bir ekonomik kalkınma ile Almanya’yı eski güzel günlere döndürmeyi vaad ediyorlardı. Bu popülist söylemlerden bir tanesi de yeni bir teknoloji olan otomobili herkes tarafından kullanılabilir hale getirmekti. Bunun üzerine Adolf Hitler’in isteğiyle beraber Nazilerin işçi örgütü olan Alman İşçi Cephesi ve Ferdinand Porche tarafından 1938 Volkswagenwerk kurulmuş oldu.
VosVos’un Doğuşu
1930’lu yıllarda Avrupa’da otomobiller pahalı ve üst sınıfa hitap eden araçlardı. Kdf yani Kraft durch Freude(Sevinçten Gelen Güç) ise Nazilerin, Nasyonel Sosyalizmin avantajlarını sergilemek istedikleri bir organizasyondu. Tatiller, opera, gezi gemileri gibi üst ve orta sınıfın sahip olduğu bir çok aktiviteyi toplumun her kesimine sağlamaya çalışan bir organizasyondu. En başarılı girişimleri ise toplumun her kesiminin sahip olabileceği türden bir otomobil üretmekti. Hitler’in isteği üzerine üretilen araba 990 Mark olacak, 2 yetişkin ve 3 çocuğu taşıma kapasitesine sahip olacaktı. Bu fiyat o dönemde ortalama bir motorsiklet fiyatıydı. Bir çok otomobil firması benzer bir konsepti hayata geçirmeyi düşünse de bu fikir ancak devlet desteğiyle hayata geçebildi. 1920’li yıllarda Béla Barényi tarafından ortaya atılan dizayn yeniden gözden geçirildi. Ferdinand Porche’nin VolksAuto tasarımı da değerlendirildikten sonra Porsche’nin ekibinden Erwin Komenda, KdF-Wagen ismiyle Beetle’ın ya da VosVos’un prototipini çıkarmış oldu.
Savaş ve Barış
1938 yılında günümüz Wolfsburg kenti fabrika etrafında kuruldu. Ancak fabrikanın üretime başlamasının kısa bir süre sonrasında II. Dünya Savaşı başladı. Bu sebeple fabrika sivil araç üretiminden ziyade askeri araçlar üretmeye başladı. Beetle, tasarlanırken ucuz ve pratik olması için düşünülen az parçaya sahip olması sayesinde aynı şasi ve motorla sadece kaportası modifiye edilerek askeri araçlar haline geldi. Nazilerin yönetiminde ise bir kaç taneden fazla sivil beetle üretilmiş olsa da savaş sonrasında bu durum değişti. İlk olarak Ruslar daha sonrasında da Amerikalılar fabrikayı istemeyerek İngilizlere devretti. Böylece işgal birliklerinin başında bulundan ve ordu mühendisi olan Binbaşı Ivan Hirst, fabrikanın bulunduğu şehrin askeri valisi haline geldi. Fabrika ve fabrika çevresinde kurulan şehirde büyük problemler yaşanıyordu. Fabrikayı ilk olarak askeri araçlara bakım yapmak üzere düşünen Hirst, tekrardan faliyeti başlattı ve İngiltere ordusundan 20.000 araç siparişi olarak şirketin savaş sonrası temellerini atan kişi oldu. Savaş sonrası anlaşmalar gereği Almanya’da üretim 1936 yılının %10’u olacak şekilde sınırlandırıldı. Ancak savaştan büyük yaralar alan fabrika çatısı ve camları olmamasına rağmen 1946 yılında ayda 1000 araç üretebilir hale geldi.
Yeniden Doğuşun ve Savaş Karşıtlığının Simgesi
İngilizler 1948 yılına kadar Rootes Grubu ve Ford gibi firmalara Volkswagen’i bedavaya vermeye çalışsa da hiç bir firma bunu kabul etmedi. 1948 yılında Binbaşı Hirst’in asistanı Heinrich Nordhoff şirketin başına getirildi. Şirket Batı Almanya hükümetinin ve bulunduğu eyaletin kontrolü altında çalışmaya devam etti. Nordhoff sayesinde firma tek bir model üretme vizyonuyla Type 1 yani Vosvos’un üretimine odaklandı. 1960’lı yıllarda başlayan hippi akımı, nükleer enerji ve savaş karşıtlığı akımıyla beraber type 1 ve VW’nun ticari aracı type 2 bu akımın resmi olmayan sembolü haline geldi. Verimli çalışması, sağlam mekanikleri ve basit tasarımıyla bir çok insan tarafından tercih edildi ve bütün dünyada satışlar artmaya başladı. Ayırca ABD’de gerçekleştirilen muhteşem reklam kampanyasıyla beraber Model T’yi geçerek 1973 yılında en çok üretilen araba ünvanını kazandı.
Volkswagen Group
1970’li yıllar otomobil endüstrisinin büyük değişimlere ve gelişmeler uğradığı bir dönemdi. Emisyon kontrollerinin başladığı, kurşunlu benzinin yasaklandığı ve otomobillerde güvenliğin önem kazanmaya başladığı bir dönemdi. 1973 yılında rekorlar kırsa da VW Type 1’in fazla karbonmonoksit salınımı yapan eski bir tasarım olduğunun ve yeni bir şeyler yapmaları gerektiğinin farkındaydı. İlk olarak Audi‘yi satın alan VW bu firmayı şirketin üst sınıf araba üreticisi olarak planladı. 1973 yılında Audi’nin su soğutmalı motorlardaki uzmanlığından faydalanarak Volkswagen Passat üretime başladı. 1974 yılında ise VW’nun en efsane iki modeli olan Scirocco ve Golf’ün üretimine başlandı. 1975 yılında ise Polo üretimine başlayarak firma üretim bandını ve kendisini tamamen yenilemiş oldu. 1990’lı yıllarda önce Seat‘ı bünyesine katan VW, daha sonra Bentley, Lamborghini ve Bugatti‘yi de satın alarak portfolyosunu genişletti. 2000 yılında Skoda’nın satın alınmasıyla beraber Dünyanın en büyük otomobil gruplarından biri haline geldi. 2009 yılında %50 hissesini satın aldığı Porsche’nin tamamını da 2012 yılında satın alarak 100 milyar dolar değerinde bir şirket haline geldi.
Volkswagen Grup Altında Bulunan Markalar
- Volkswagen
- Audi
- Seat
- Skoda
- Porsche
- Lamborghini
- Bentley
- Bugatti
- Scania
- Man
- Ducati
Emisyon Skandalı ve VW’nun Geleceğe Bakışı
2015 yılında patlak veren Emisyon skandalı, Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı tarafından ortaya çıkarıldı. Günden güne daha az emisyon ve yenilenebilir enerjiye yöneldiğimiz bu günlerde bu skandal Volkswagen’e pahalıya mal oldu. Her araca emisyon testine girdiği takdirde emisyon oranlarını düşük göstermesini sağlayan bir yazılım yükleyen Volkswagen suçlu bulundu. ABD’de 2.8 milyar dolar ceza kesilen şirkete bütün skandalın maliyeti ise 30 milyar dolardan fazla oldu. Ayrıca kamuoyunda ve alıcıların gözünde itibarı zedelenen firma hala itibarını geri kazanmaya çalışıyor.
Geleceğin Volkswagen’i
Skandalın ardından elektrikli otomobillere yönelen Volkswagen geleceğe dair planlarını da açıkladı. 2025 yılına kadar 30 elektrikli model üretmeyi planlayan firma şirketinin gelirinin %25’ini burdan karşılamak istediklerini de belirtiyor. Volkswagen e-up, elektirikli golf ve 2019 yılında piyasaya çıkan ID.3 ile her gün elektrikli otomobillere daha fazla yatırım yapıyor. Bir çok konsept arabasıyla da heyecan yaratan Volkswagen, eski type 2 minibüslerinin sevilen renkleriyle tamamen elektrikli versiyonlarını üretmeyi planlıyor.