Cambridge Analytica: İnsanı Kendine Karşı Kullanmak
2018 yılında ortaya çıkarılan Cambridge Analytica skandalı bir anda bütün dünyanın gündemine oturdu. 2016 yılında gerçekleştirilen ABD başkanlık seçimleri ve Brexit referandumunda manipülasyon yapıldı iddiasıyla berber ortalık ayağa kalktı. Kişisel verilerin öneminin günden güne arttığı bu zamanlarda veri gizliliği hiçe sayılarak yapılan operasyon bir çok insanın sosyal medyaya ve seçimlere olan güvenini zedeledi. Günümüzde Cambridge Analytica internet sitesine sadece web arşiv sitelerinden ulaşılabiliyor. Ancak el değiştiren şirket ve çalışanları hala faliyet göstermeye devam ediyor. Kişisel verinin öneminin arttığı bu günlerde bu skandalı bir daha hatırlamakta fayda var.
Her Şey Bir Muhbirle Başladı
18 Mart 2018 tarihinde şirket içerisinde çalışan bir muhbir şirketin yolsuzluklarına dair bilgi sızdırdı. Cambridge Analytica’nın eski bir çalışanı olan Christopher Wylie yapılan yolsuzluklara dair bir açıklama yaptı. İlk olarak 2017 yılında The Observer adlı gazeteye açıklama yapan Wylie, 2018’de bu makalenin arkasında ki kaynak olduğunu da açıkladı. 27 Mart günü elde ettiği kanıtlarla beraber Dijital, Kültür, Medya ve Spor Komitesi’ne başvuruda bulundu. Nijerya, Kenya, Gana ve Karayipler‘de seçimlerle alakalı çalışmalar da yapan Wylie’nin en önemli çalışması ise 2016 seçimlerinde Trump’ın söylemlerinin üzerine. Trump’ın danışmanlarından biri olan Steve Bannon‘ın isteği üzerine “duvarı inşa et (Build the Wall)”, “bataklığı temizle (Drain the Swamp”) gibi söylemler üzerine çalıştı. Bu söylemleri televizyonda duyması da muhbir olmak istemesini kolaylaştırdığını açıkladı.
SCL Grubu ve Cambridge Analytica
Cambridge Analytica’nın çatı şirketi SCL Group davranışsal araştımalar yapan stratejik bir iletişim şirketi. Dünyanın dört bir yanında siyasi partiler ve teknoloji şirketleri ile de bağlantısı var. 2010’lu yıllardan sonra bir çok kritik seçimde rolü olan şirketin en önemli alt kuruluşu ise Cambridge Analytica. 2015 yılında SCL’in altında kurulan firma Londra merkezliydi. Birleşik Krallık’ta bulunan bir çok soylu aile üyesi ve muhafazkar parti destekçileri şirketin en erken yatırımcıları arasında bulunuyor. Şirketin çalıştığı seçim kampanyaları arasında ise Trump 2016 ve İngiltere’nin Avrupa Birliği referandumu gösterilebilir.
Kullanılan Yöntemler ve Veri İşleme
SCL Grubun özelleştiği alan kişilerin psikografik profillerini oluşturarak onlara özel reklamlar ve haberler çıkarmak. Mikro Hedefleme (Micro Targeting) olarak geçen bu yöntem kişilerin ilgilendiği konularla alakalı onlara reklam çıkarmaya yarıyor. This Is Your Digital Life (Bu Sizin Dijital Hayatınız) isimli bir facebook uygulamasının izinlerini kullanan firma büyük bir kitlenin verilerine ulaştı. 87 milyon kişinin verilerinin yasa dışı bir şekilde kullanıldığı tahmin ediliyor. Böylece insanların kendi verileri kendilerine karşı kullanılarak seçimlere dair manipüle ediliyordu. Şirket iş tanımını global seçim yönetim ajansı olarak tanımlayınca hangi ülkelerde ve kimler tarafıfından kullanıldığı da hızlı bir şekilde açığa çıktı.
Günümüzde Cambridge Analytica
Skandalın patlamasının ardından Facebook, şirketin platformalarında reklam vermesini hızlı bir şekilde engelledi. Ancak iş işten çoktan geçmişti. Mayıs 2018’de önce Cambridge Analtytica kapandı, sonrasında da SCL Grup ve altında ki firmalar, Emerdata isimli başka bir çatı firmanın altına geçtiler. Fastcompany.com’un yaptığı habere göre firmanın illegal yollarla sağladığı bu verilerin durumu ise hala netleşmiş değil. Channel 4’ün yaptığı gizli haberde illegal seçim taktiklerini anlatan Alexander Nix belli bir süre yeni kurulan firmada yönetici olarak gözükse de haber sonrası istifa etti.
Seçimlerde yapılan manüpilasyonlar sonucu neler yaşandı neler kaybedildi tabi ki bilinmiyor. Ancak kişisel veriler ve data güvenliğinin önem kazandığı ve gündemde olduğu günlerde bunu hatırlamakta fayda var. Yaşananları anltan Netflix yapımı The Grat Hack belgeseli de olayı bütün ayrıntılarıyla inceliyor.