istanbul Boğazı’nın İlk Gerdanlığı: 15 Temmuz Şehitler Köprüsü
Boğaz’ın üzerinde, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan köprülerden biri olan, eski adıyla Boğaziçi Köprüsü yada Birinci Köprü yeni adıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü aslında çok önceden yapılmak istensede bu fikirler gerçekleşememiş. Şimdi gelin hep beraber boğaza köprü yapma fikrinin tarihçesine detaylı olarak bakalım.
Tarihteki İlk Fikir
Efsane olarak nitelendirilsede söylenenlere göre İstanbul Boğazı’ndaki köprü ihtiyacı Persler’in döneminde başlamış. MÖ. 522-486 yılları arasında Pers kralı 1. Dorius ordusunu Asya’dan Avrupa’ya geçirebilmek için köprüye ihtiyaç duymuş. Bu ihtiyacı ellerinde bulunan sandalları birbirine bağlayarak Boğaz’a yan yana dizerek gidermişler.
Osmanlı’da Boğaz Köprüsü Girişimi
16. yy’lara kadar Boğaz Köprüsü adına herhangi bir kayıtlı bir bilgi bulunamamıştır. 1505 yılında ise Leonardo da Vinci Osmanlı padişahı 2. Beyazid’e Haliç bölgesine köprü yapma fikrini sunmuştur. Bu köprü fikrinin yanında istenirse köprünün uzatılarak Anadolu yakasına bağlanılabileceği önerisini de padişah ile paylaşmıştır. Bu fikir ve önerilerin sonucunda ise boğaza köprü yapma fikri onaylanmamıştır.
Osmanlı dönemindeki diğer bir girişim ise 1900 yılında gerçekleşmiştir. Aslında bir girişimden ziyade aynı sene içerisinde iki proje padişah 2. Abdülhamit’e sunulmuştur. Bunlardan birincisi Fransız Arnaudin’in hazırladığı köprüdür. Bu köprü üzerinden demiryolu hattı geçirileceği düşünülmüştür. Projenin yapılacağı bölge olaraksa Sarayburnu – Üsküdar ve şu anki FSM Köprüsünün yakınında bulunan Rumeli Hisarı – Kandilli bölgeleri belirlenmiştir.
Diğer proje ise Bosphorus Railroad Company firması tarafından hazırlanmıştır. İstanbul için İslam mimarisine uygun bir şekilde projelendirilmiş olan köprünün adı “Hamidiye” olarak düşünülmüştür. Ancak her iki proje de 2. Abdülhamit tarafından kabul edilmemiştir.
Cumhuriyet Dönemindeki Projeler
Osmanlı döneminden sonra Cumhuriyet döneminde de İstanbul Boğazı’na köprü yapma girişimleri devam etti. Dönemin önemli mütahitlerinden ve iş adamlarından biri olan Nuri Demirağ 1931 yılında Amerikan Bethlehem Steel Company ile anlaşarak projelendirme çalışmalarına başlamak için kolları sıvadı. ilk olarak köprü yapılması için yer keşfi çalışmaları yapıldı ve köprü için Ahırkapı – Salacak arası seçildi. Sonrasında ise mimari olarak köprü projesi yapıldı. Sonrasında ise Demirağ projeyi geçirmek için çalıştı. 1950 yılına kadar uğraşan Demirağ, projenin yapılması için onay alamadı ve proje rafa kaldırıldı.
1946 – 1951 yılında ise Alman Krupp firması İTÜ’de görev yapan Alman Prof. Paul Bonatz ile anlaşma sağladı. Böylece İstanbul’da köprü yapılması için yer araştırmalarına başlandı. Araştırmalar sonucunda ise Krupp, Ortaköy – Beylerbeyi arasında köprü yapılması için proje önerisinde bulundu ama bu girişimde reddedildi.
Yapılmaya En Yakın Dönem
1953 yılında Demokrat Parti döneminde Boğaz Köprüsü yapılması için ilk defa ciddi bir çalışma devlet tarafından yapılmaya başlandı. Bunun için hükümet İstanbul Belediyesi, İTÜ ve Karayolları Genel Müdürlüğü’nün dahil olduğu bir komite kurulmasına karar verdi. Komite tarafından çalışmalar devam etse de en sonunda bu önemli kararın alınması için uzman firmalar ile çalışması gerektiğine karar verdiler. 1955’de yapılan ihale ile Amerikan Leuw, Cather and Company firmasına inceleme işi verildi. İnceleme sonrasında köprünün Ortaköy – Beylerbeyi arasında yapılmasına karar verildi. 1958 yılında ise uluslararası bir ihale açılarak projenin yapılması istendi. Steinman, Boynton, Granquist and London ihaleyi kazanarak projelendirme çalışmalarına başladı. Ancak mali sıkıntılar ve yönetim sıkıntıları projenin ilerlemesini engelledi.
Aynı yıl içerisinde Almanlar da boş durmadı. Hazırladıkları projede boğaza asma köprü yerine gerdi köprü projesini önerdiler. Bu köprü projesini tercih etmelerinde ise İstanbul siluetini bu şekildeki bir köprü ile bozulmayacağını düşünmeleriydi. Proje mimarlar, mühendisler ve şehir planlamacılarının bulunduğu uzman bir ekip tarafından incelendikten sonra asma köprü tasarımının olmasının daha iyi olacağı düşünüldü. Böylece bu projede reddedilmiş projeler arasına katıldı.
İstanbul’un İlk Gerdanlığı
Mali sıkıntıların geçmesi yada diğer sıkıntıların atlatılması derken araya biraz vakit girmişti. Araya giren bu vakitte ise son yaptırılan projenin geçerliliği kalmamıştı. Bunun nedeni ise teknolojik ve projelendirme süreçlerindeki gelişmelerdi.
Bu yeni serüven için 1967 yılında yola çıkıldıktan sonra, 1968 yılında proje için en uygun fiyat teklifini veren Freeman, Fox and Partners firması ile anlaşma yapıldı. Sıradaki iş ise inşaat işlerini yürütecek firma ile anlaşmaktı. Yapılan ihale sonucunda inşaat işlerini yapmak için İngiliz – Alman konsorsiyumu olan Hochtief AG ve Cleveland Bridge firmaları ile anlaşma sağlandı.
Tarih 20 Şubat 1970’i gösterdiğinde köprü için inşaat çalışmaları başladı. Mart 1970’de köprünün Ortaköy ayağının kazısı başladı ve hemen ardından Beylerbeyi tarafındaki kazı başlandı. Sonrasında ise 4 Ağustos 1971 tarihinde kule montajı yapıldı. Bu işlemler sonrasında klavuz tel çekimi işlemi gerçekleştirildi ve ilk tabliye Aralık 1972 tarihinde bağlandı. 26 Mart 1973’te son tabliyenin bağlanması ile birlikte artık Avrupa – Asya arasında yaya olarak geçiş yapılabiliyordu. Nisan, Haziran ayları arasında köprünün asfalt dökümü gerçekleşti. ve ilk araba ile test 8 Haziran 1973 tarihinde başarılı bir şekilde yapıldı.
30 Ekim 1973 tarihinde Cumhuriyet’in 50. yıldönümünde dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından Boğaziçi Köprüsü adı ile hizmet vermeye başlayan köprünün o dönemdeki toplam maliyeti 21,7 milyon dolar oldu. Açılış dönemine göre Dünya’nın 4. en uzun köprüsü olurken, Amerika kıtası haricindeki en uzun köprü ünvanını kazandı.
Boğaziçi Köprüsü 2016 yılında 15 Temmuz günü yapılan Askeri Darbe Girişimi’nde en önemli yerlerden biri olmuş ve burada birçok vatandaşımız şehit olmuştur. Bu olay sonrasında şehitlerimize atıfta bulunarak Boğaziçi Köprüsü’nün ismi Bakanlar Kurulu tarafından 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak değiştirilmiştir.